“ Çok sahiplenmeden, çok ait olmadan yaşayacaksın.Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi, Hem de hep senin kalacakmış gibi HAYAT. İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak…”(Can Yücel)
Merhaba…Uzun bir aradan sonra yine sizlerleyim.Özlemişim sayfamı mesafeler girse de araya– teknoloji hemen halleder– diyerek parmak uçlarımdan dökülüyor kelimecikler…Nerden başlasam demeye kalmadan sitenin yeni renkleri çekiyor dikkatimi…Renkler duyguların dilidir gerçeğini hatırlıyorum birden( toprak renkleri sayfanın kalıcı olacağına dikkat çekiyor. Tonlardaki geçiş her türlü görüşe açığız ama biraz mesafeliyiz diyerek kontrolün elden bırakılmayacağı sinyalini veriyor okuyucuya)Gelelim bana…-Ne hallerdeyim– diye merak ediyorsanız ismin durumları gibi gidip geliyor, kendimi tanımaya çalışıyorum…Daha çok kelimelerin ruhuyla ilgilenen ben şimdilerde bir cerrah gibi onları masaya yatırıp ekine köküne ayırıp inceliyorum.Güzel dilimin başka bir boyutuna geçiyorum.Yeni insanlar tanıyıp, yeni hikayeler öğreniyorum.Farklı olmaya çalışmanın ve direnmenin boş bir çaba olduğu gerçeğini hatırlıyorum tekrar.Görmezden gelinmiş ve ihmal edilmiş duygularımın farkına varıyorum usul usul…Yüreğimdeki sandığı aralayıp biriktirdiklerimi tazeliyorum birer birer. Yeni açılan bu- kapıda –yavaşlamanın getirdiği huzurun tadını çıkarıyorum ve bir kez daha teşekkür ediyorum -Yaradana- merhameti, sevgiyi ve sabrı unutmama engel olduğu için…
herkes hakkediğini yaşar. yani haksızlığa uğradığımızı düşündüğümüz zaman sonrasında muhakkak hayırlı şeyler dönüp dolaşıp bize geliyor…