İŞİTME ENGELLİ ÇOCUKLARDA OKUDUĞUNU ANLAMAMA İşitme Engelliler, Özel Eğitim

okuduğunu anlamama

İşitme engelli çocukların okuma sorunları:

  • Çocuğum okuyor ama anlamıyor?
  • Metin sorularını yanıtlayamıyor?
  • Çocuğum söyleyebildiği kelimeleri okuma bilmesine rağmen yazamıyor?

Gibi sorularınıza cevap bulabileceksiniz.

İşitme engelli çocuklarda en sık karşılaşılan sorunlardan biridir, okuduğunu anlamada çekilen güçlükler. Birçok nedeni var olsa da dikkat edilmesi gereken ve en çok yapılan hata işitme engelli çocuklara kelime kavram becerileri kazandırılırken sadece o sesi ve kelimeyi çıkarmaya odaklanılmasıdır. Gerek ailenin ” hadi çocuğum amcana domates de bak ben diyorum domates sen de söyle” gibi anlamsız bağlamlar içerisinde verilen ve bir anlam taşımayan dil sadece dil olmaktan öte gidememekte çocuk bu sebepsiz ve anlamsız tavırlara neden maruz kaldığını bilmemekte çıkan sonuca aileyle birlikte tepki vermeyi öğrenmektedir. Böylece işitme engelli çocuğumuzun kelime dağarcığı artmakta olduğu düşünülse de çocuk söylediği kelimelerle anlamlarının zihinde bir görüntüsünü oluşturamadığından akademik becerilerin öğretimine geçildiğinde başarısızlık göstermektedir.

Eğitimcilerin de gözden kaçırdığı ve bazen dikkat etmediği bu konu ilköğretim 1. sınıfın sonunda okuyor ama anlamıyor şeklinde maruz kalınan tepkilerle ortaya çıkmaktadır. Çocuğumuz ilköğretime başlamadan okuyabilmekte fakat söylenileni yazmakta hatta bildiğini sandığımız ismini söylediği resimlerdeki olayı-nesneyi değil tek bir nesne ismini bile bağımsız yazamamakta hatta dile getirmekte zorluk çektiği görülmektedir.

Peki, neler yapsak daha iyi olur?

Yalnız işitme engelli çocuklarda değil zihinsel problemi olan çocuklarda da kavram becerileri öğretiminde görsellik çok önemlidir. Çocuk önce görüp tanımalı sonra onun dilini edinmelidir. İşitme engelli çocuklar dinleme becerilerini kazanınca devam eden ses üretme yöntemlerini de yerine getirdikten sonra tek heceli iki heceli… Diye devam eden anlamlı sesler ve nesne kavram becerileri öğretimi yapılmalı öğrenilen kelimelerin anlamlı hale gelmesi için çocuğun söylediği ve öğrendiği kelimeyle ilgili görseller, imkânlar dâhilinde gerçek materyaller kullanılarak ve bunlar çeşitlendirilerek kavram ve kelime aynı şema içinde zihinde kodlanmalıdır.
Sadece kırmızı elmaya elma demeyi öğrenen çocuğun yaşantısında yeşil elma olmadığında onu görünce anlam verememesi çeşitliliğin önemine örnek olabilir.

Kavram becerilerinin öğretini yanı sıra eylemler de bir o kadar önemlidir. Basmakalıp kelime ve cümlelerle oluşturulan dil işlevsel değildir. Çocuğa diğer yandan da olaylı resimler filmler yaşantı vb. gibi ortamlarda gördüğü eylemlerin dilini de aynı anda verilmesi o eylemin başarılı bir şekilde kodlanması ve kullanılması açısından önemlidir. Örneğin ağlayan bir çocuk resminin gösterilip ağlıyor eyleminin verilmesi.

Diğer bir dikkat edilmesi gereken şey de tek kelimelik dil eğitimine geçilmesiyle birlikte çocuğun o verilen dilin yaşantısına olabildiğince sokulabilmesidir. Bunun en basit yollarından biri de dinle tekrar et yaparak papağan gibi tekrar eden bir çocuk yerine o kelimenin soru cevaplarla daha gerçekçi ve anlamlı bir şekilde kazanılmasını sağlamaktır. Örneğin ev resmini göstererek ev ev diye tekrar ettirmek yerine oğlum/kızım bak, bu ne? Sorusunu sorarak cevabı vermesini sağlamak ileriki dönemler için sağlam temellerin atılmasına yardımcı olacaktır.

Toparlayacak olursak basitten zora doğru ama anlamlı bağlam ve olaylarla birlikte çocuğun en başta anlayarak kelime üretmesini sağlamak, sonra sorular verilen cevapları dil ve zeka gelişimine uygun olarak zorlaştırmak yapılan bu çalışmalarla edinilen kelime, eylem ve isimlerin aynı bir olayda yahut resimde sorularla açarak dilini çocuktan alabilmek anlama sorunlarında çocuğumuz için daha az sıkıntı çekmemizi sağlar. İşitme engelli çocuklarda görsellik oldukça önemlidir ve öğrenmelerinde oldukça kolaylık sağlar. Çocuğun sebepsiz ve anlamadan 6-7 kelimelik cümle kurmak yerine kardeşini mutfakta yemek yerken gören ve gelip annesine “anne Ayşe ekmek yiyor” dilini verebilen bir çocuk öğrendiği kelimelerle anlamları arasında bağ kurabilmiş ve okuduğunu anlamada bildiklerini yazmada daha başarı gösterebilecek bir seviyeye gelmiş demektir. Bu konuda ne kadar biz eğitimciler ve aileler dikkatli olursak ilköğretimle birlikte çıkan anlama ve okuma-yazma sorunları o ölçüde az olacaktır…

 

E-zeka.net

İŞİTME ENGELLİ ÇOCUKLARDA OKUDUĞUNU ANLAMAMA
0 votes, 0.00 avg. rating (0% score)

Bir yanıt bırak

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.